Gökten Gelen Işıktan, Yeryüzündeki ve Yeraltındaki Işıklara Selam Olsun..

15 Eylül 2014 Pazartesi

Çakralara Derin Bakış / ÜÇÜNCÜ ÇAKRA .. Güneş Sinirağı Çakrası




Üçüncü Çakra Güneş Sinir Ağı Çakrası :

Bu güneş sarısı, etki edici çakra, güneş sinir ağının tam orta­sında, göbek deliği ile göğüs kemiğinin arasındadır. Üçüncü çakra düşünce ve akılla; düşüncenin beden üzerindeki etkisi ile ilgilidir. Adrenalin ve pankreas ile bağlantılıdır. Aynı zamanda da psişik bağışıklık sisteminin merkezidir. Tehlikeye karşı, ka­panarak, çok ısınarak ya da enerjisini ikinci ve dördüncü çakra-lan korumak için kullanarak tepki verir.

Açlığa bağlı olmayan kemirici bir karın ağrısı genellikle teh­likeli insanlar karşısında ya da tehlikeli ortamlarda kapanmaya çalışan üçüncü çakranın işaretidir.

Üçüncü çakranız aynı zamanda ama­nız ya da nöbetçiniz sizi gerçekten koruyamayacak kadar zayıf oldu­ğunda da kapanmaya çalışır. Onları iyice güçlendirin.

Beden seviyesinde üç çakra (bi­rinciden üçüncüye); ruh seviyesinde üç çakra (beşinciden yedinciye) ve bir de geçiş sağlayan çakra (dördün­cü çakra ruh ve beden arasındaki köprü görevini görür) vardır. Seki­zinci çakra bütün sistemin başıdır. Üçüncü çakra en üstteki beden sevi­yesi çakrasıdu.

En üstteki beden çakrası olması dolayısıyla üçüncü çakra spirituel bilgiyi birinci ve ikinci çakraya süzen çakradır. Bu süz­me ve spirituel bilgileri diğer çakralara iletme işlemi beden ruh ilişkisini sağlıklı ve hayatta tutar. Üçüncü çakra ve kalp çakrası sağlıklı olduğunda, üçüncü çakra üç ruhsal çakradan gelen bil­gileri kalp çakrasından tercüme eder. Daha sonra bu bilgileri bi­rinci ve ikinci çakraya iletir.

Eğer dördüncü çakra dengesizse ve ondan gelen bilgiler açık değilse, üçüncü çakranız tüm vaktini bu karmaşık mesajları çöz­mekle geçirir. Sağlıksız ya da yorgun bir dördüncü çakradan ge­len karmaşanın çözülmesi ile meşguliyet üçüncü çakrayı ve sizi saldırılara açık bir duruma getirir. Dördüncü çakra bilgiyi çöze-mese bile yorgun üçüncü çakra beden ruh bağmızı hayatta tut­maya çalışacaktır. Eğer yorgun üçüncü çakranız sizi korumaya zaman ayıracak durumda değilse işte o zaman bedeninizden ay­rılabilirsiniz.

Eğer üçüncü çakranız sağlıklı değilse (örneğin uzun zaman-dır tehlikeli ilişkilerin içinde kalarak üçüncü çakranızı sürekli uyanık tuttuysanız) dördüncü çakradan gelen tüm ruhsal bilgiyi göz ardı etmek ve sizi korumak zorunda kalabilir. Kısa bir za­man soma dördüncüden üçüncüye iletişim kesildiği için beden ruh ayrılması yaşarsınız.

Üçüncü çakra aynı zamanda kalp çakrası aracılığı ile beden­sel çakra ilişkilerini ruhsal çakralara iletmekle görevlidir. Eğer üçüncü çakra tıkalıysa ve beden seviyesindeki bilgileri üst çak­ralara iletemiyorsa üst çakraların bilgisi bedende ya okunamaz, anlaşılamaz ya da Manila'daki politik durum gibi (Filipinli de­ğilseniz ve hatta Filipinli tek bir kişi bile tanunıyorsanız) anlam­sız ve hiçbir şey yapamayacağmız bir uçak kazası gibi gereksiz bilgiler olacaktır.

Üçüncü çakranın desteği ve bedenin gerçekleri olmadan üst çakralar başıboş kalıp bir sürü gereksiz bilgi toplamaya başlar­lar. Beşinci çakra her yandan ses toplamaya başlar. Altıncı çak­ra birbirinden kopuk görüntüler yakalamaya ve yedinci çakra da sizinle bağlantısı olmayan ruhlardan bilgi aktarmaya başlar. Sağlıklı bir üçüncü ve dördüncü çakra bağlantısı sağlamak sizi bu saçmalıklardan uzak tutacaktır.

Batı dünyasında maalesef karman çorman edilen pek çok spirituel bilgi gibi üçüncü çakra da en hatalı tanımlanan çakra-dır. Batılılar nedense dördüncü çakrayı en önemli çakra kabul ederler. Her nasılsa "kötü güç" çakrası (üçüncü) insanları kalp­lerinden uzak tutar ve savaşların, ırkçılığın, paranın, egoizmin; kötü olan her şeyin sorumlusudur. Dördüncü çakra bölümüne geldiğimizde bu tek çakra saçmalığı hakkında bir çmgar çıkara­cağım ama önce zavallı abluka altındaki üçüncü çakra ile ilgile­neceğim.

Tekrarlamak isterim ki, sağlıklı bir çakra sağlıklı çalışan bir çakra sistemi ile iletişim halinde olan çakradır. Yolundan çıkarı­lan birinci çakranın nelere neden olabileceğini ve zevk için na­sıl diğer çakraları uçurabileceğini gördük. Manipule edilmiş bir kundalini baskını, dengesizliklere, kesintilere ve farkındalıktan uzaklaşmaya yol açar. Dengesizlik herhangi tek bir çakrayı ka­patarak da oluşabilir. İşte bu bazı kişilerin kötülüğün kökü ola­rak üçüncü ya da güç çakrasını görmeleri sonucunda yaptıkları­dır. Bu kişilere empatik ve sevgi dolu olan kalp çakrası inancı­nın tek inanç olduğu öğretilmiştir. Onlara öğretilene göre üçün­cü çakranın görevi olan koruma, ayırma ve bağışıklık işlevleri­ne izin verildiğinde sevgi deneyimleri mahvolacaktır.

Burada size bunun tamamen yanlış olduğunu söylemek iste­rim. Üçüncü çakra sadece bir çakradır. Ne kötü ne iyi, ne doğru ne yanlıştır. Onlarca iş görür ve başınızı derde sokabilecek tek bir işlevi vardır ki o da gelen enerjiyi kontrol etmektir. Üçüncü çakra eğer birisi ile çıkabilecek bir kavga hissederse (ve siz he­nüz enerji farkındalığında değilseniz) size onun üçüncü çakrası-na kontrol edici bir enerji topu yollatarak çıkacak kavgada üstün durumda olmanızı sağlamaya çalışır. Bu toplar kimi zaman sal­dırganları yerinde mıhlar ve bu da sizin diğer insanları kontrol edebilmek için üçüncü çakranıza bağımlı hale gelmenize neden olur.

Bu bağımlılık üçüncü çakra ile suç işlemenize bile yol açabi­lir. Yapmamayı öğrenmeniz gereken kötü bir alışkanlıktır. Ener­ji topu fırlatmanıza neden olabilir düşüncesi ile üçüncü çakrayı tamamen kapatmak aptallıktır. Üstelik tüm çakralar enerji topla­rı fırlatabilir hatta şu pek sevilen kalp çakrası bile! Üçüncü çak-ranın atik koruması olmadan hem dördüncü hem de ikinci çakra kendilerine zarar verecek tüm emici faaliyetlere açıktırlar ve iş­te böylece de kıyamet kopar. Bu kaosun ortasmda pek sevgili kalp çakranız en az sizin kadar korunmasız ve zavallı kalacaktır.

Sağlıklı bir üçüncü çakra, kalp çakrasının çalışabilmesi için elzemdir. Eğer iletişimci ve koruyucu üçüncü çakra kapatılırsa kalp çakranız bunun sonucunda çok büyür ve sağlıksız bir hale gelir. İçindeki tüm sevgi, sonunda tek bir damla kalmaymcaya kadar akar gider. Bu istenmeyen durum sevgili kalp çakrası şi-facılarının binlercesinin sonunda bedenlerinin iflas etmesi ve enerjilerinin bitmesi ile son bulur. Yeniden iyileşmeleri ancak üçüncü çakralarının açılması ve hayatlarının bir bütün olması ile mümkündür.

Bu üzücü yıkımdan ancak üçüncü çakralarımızı açık ve sağ­lıklı tutarak sakınabiliriz. Durugörülü altıncı çakra çalışır ve enerjileri görürken üçüncü çakrayı gelebilecek tehlikelere karşı uyarır. Sağlıklı bir sistemde böyle durumlarda üçüncü çakra, au-rasını, topraklanmasını ve nöbetçisini güçlendirir; böylece zara­rı en aza indirgemeye ve enerji topu yollamaya gerek kalmama­sını sağlamaya çalışır.

Fiziksel dünyada tehlikeler vardır. Memeli bir hayvan olarak düşünürseniz bedenlerimiz inanılmaz derecede korunmasızdır. Ne pençelerimiz, ne koku bezlerimiz, ne de sivri dişlerimiz var­dır. Bedenlerimiz korunmasız bir halde, tehlikeye açık durum­larla her gün kendi basma başa çıkmak zorundadır. Eğer Yeni Çağ felsefesine inanırsa o zaman tüm enerji ve insan karşılaşma­ları güvenlidir, o zaman üçüncü çakramızı kapamalıyizdir. Ama asıl o zaman hiçbir korunmamız kalmayacaktır. Hiç.

Korunmazsak dünyaya daha az faydamız olur. Üçüncü çak-ramız sadece bizi korumakla kalmaz aynı zamanda dünyadaki yerimizi de belirler. Üçüncü çakramızın koruyucu nitelikleri ol­madığı zaman daha az kendimiz oluruz. Daha faydasız ve katkı­sız bireyler oluruz. Yabancı mesajlarla, yabancı enerjiyle ve ya­bancı kararlarla dolarız.

Fiziksel bağışıklık sisteminde yabancı maddelerin ve yaban­cı gıdaların tanımlanması sadece alarma geçip korunmak değil­dir. Yabancı olanı tanımlayabilmek için bağışıklık sistemi en ön­ce kendi hücrelerinin neye benzediğini bilmelidir. Bağışıklık sistemi her dakikasını bedende dolaşıp "Bu bana ait, bu benim, bu bana ait, bu bana ait..." diyerek geçirmektedir. Saldırıya geç­miş yabancı bir maddeyi "Bu benim değil!" diyerek tanımlaya­bilir. Sağlıklı bir bağışıklık sisteminde, korunma ancak kendinin olanı bilmekle mümkündür.

Aynı şey psişik ya da spirituel bağışıklık sistemi için de ge­çerlidir. Sağlıklı ve kendisinin farkında bir bireyin üçüncü çak-ra enerjisi sürekli olarak enerjilere dokunur ve onları gözlemler. Şöyle demektedir; "Bu duygu benim, şu enerji benim, bu mesaj benim..." Ta ki yabancı bir şeyle karşılaşana kadar. Karşılaştığı zaman enerjiyi kategorize eden altıncı çakrayı ya da enerjinin duygusal içeriğini inceleyen ikinci çakrayı uyarır. Sağlıklı bir üçüncü çakra işte o zaman midede bir acı ile ya da aurada bir tit­reme ile sahibini uyarır. Şanslıysa çakra sahibi uyarıyı ciddiye alır, yoksa sağlıklı üçüncü çakra bu enerjiyi bir koza içerisine alır ve bir somaki iyileşme seansma kadar bekler; böylece o se­ansta yabancı enerjinin topraklanmasını sağlar.

Sağlıksız bir çakra sisteminde özellikle beden ruh ayrışımı oluştuğunda üçüncü çakra o kadar fazla çalışmış ve o kadar yor­gundur ki, az da olsa bir kontrol sağlayabilmek için insanları yo­lundan iteler. Çoğu durumda üçüncü çakranın mideye verdiği uyarı mesajları sindirim bozukluklarına, ülserlere ya da güneş sinir ağında oluşan yağ depolanmalarına yol açar.

Bu tür üçüncü çakra sahipleri karar almakta ya da hatırla­makta zorlanırlar. Topraklanmamış ve tehlikede olabilirler, yol­dan çıkmışlardır ve her şeyi kabullenen felsefelerinin iyileştire-meyeceği bir sessiz umutsuzluk içindedirler. Sonunda fiziksel ve spirituel olarak hastalanırlar bağışıklık sistemi çalışmayan herkesin basma geleceği gibi.

Bu kişilere iyileştirici enerji genellikle öfke nöbetleri şeklin­de gelir. Öfke bildiğiniz gibi sınırları olan bir enerjidir. Sınırları olan enerji koruyucu bir aura oluşturulmasına ve böylece koru­yucu üçüncü çakranm çalıştırılmasına yardımcı olur. Öfke aynı zamanda eksikliği hissedilen ve görmezden gelinen kişisel ihti­yaçları da yüksek sesle dile getirir. Öfke yönlendirildiğinde; umutsuzluk, depresyon ve korku ortaya çıktığında üçüncü çakra genellikle sağlıklı ve odaklanmış bir şekilde çalışmaya başlar.

Üçüncü çakra yeniden göreve geldiğinde sizden kalp çakra-mzı korumanızı ve size ait duygulara tepki vermenizi ("Bu bana ait") isteyecektir. Bu desteklerle kendinizi hayatmızm içinde odaklayabilmeniz ve topraklamanız mümkün olacaktır. Enerjile­riniz elinizin altmda olduğunda üçüncü çakranız sağlıklı bir şe­kilde sizi koruduğunda dışardan gelecek her şeye bağımlı ol­maktan çıkar ve içerideki her şeyi kabullenirsiniz.

İç huzurunu bulmak için kişinin bedeninden çıkması tam ter­si bir harekettir. Aynı zamanda bir sapmadır. Sakın sapmaym. Üçüncü çakranızı çalıştırın, o size hayatmızdaki en önemli insa­nı kabullenmeyi öğretecektir. Ancak kendisini kabul edebilen insanlar gerekli ölçüler içinde başkalarını kabullenebilir. Herke­si kabullenen kişiler akılcı değildir ve kısa bir zaman içinde ne kendilerini ne de kendi tepkilerini kabullenecek hale dönerler. Sadece başkalarım kabul eden insanlar sonunda başkalarına yar­dım edemeyecek ya da iyileştiremeyecek kadar rahatsızlanırlar. Kendirli kabul eden bireyler, spiritüel sağlıklarına sahip çıkan, başkalarına yardım edebilen insanlardır.



KAPALI YA DA AÇIK ÜÇÜNCÜ ÇAKRA

Çok geniş ve açık bir üçüncü çakra derhal normal açıldığına getirilmelidir. Şayet komşu çakralar kapanmışsa ya da garip renklerdeyse veya üçüncü çakranın açıklığı yanında mide, böb­rek ya da sırt ağrısı varsa bunun anlamı ya çakra sistemindeki bir bozukluk ya da günlük hayatınızda çevrenizde bir tehlike ol­duğudur. Üçüncü çakrayı kapamak; nöbetçilerle ve negatiflik yi­yen hediyelerle korumak çok önemlidir ama çakra sisteminin bütününü devamlı olarak iyileştirme girişiminde bulunmak da aym önemi taşır.

Üçüncü çakra, bağışıklık sisteminin merkezi ve enerji düze­yinde ayrılabilmenin temeli olduğu için diğer çakralara yapılan saldırılardan ya da onlardaki dengesizliklerden de etkilenir. Zor durumdaki bir üçüncü çakra ile acilen ilgilenilmelidir, çakrala-rm geri kalanı ve ama ancak böylece normal çalışmasına döne­bilir. Çakra iyileşmesi hakkındaki diğer bölümler sizi çakra den­geleme ve çakra meditasyonu konusunda bilgilendirecektir.

Çok açık üçüncü çakra, sağlıklı bir çakra sisteminde bulunu­yorsa, bu, beden ve ruhun üetişim halinde olduğunun gösterge­sidir. Üçüncü çakra bilgi ve enerji toplayarak bilinçli düşünceler ve sağlık konularında büyük bir atılım yapmaya hazırlanmakta-dır. Açık olduğu halde üçüncü çakranın sağlıklı olup olmadığı sadece komşu çakraların değil tüm çakraların renMerinin ve sağ­lıklarının yerinde olması ile tanımlanabilir. Karmaşık bir iç ya da dış çevre bu açıklığın bilinçli ve sağlıklı olmadığının; üçün­cü çakranın yanlış kullamldığımn işaretidir.

Kalp çakrasının destekçisi anti üçüncü çakra öğretileri bütün enerjilere açık olmamızı çünkü hepimizin bir bütün olduğunu söyler. Buysa üçüncü çakranın bilinçsizce ve sağlıksızca geniş­lemesine; kenarlarının üst bedenin sumlarına kadar yayılmasına yol açar. Bu öğretiler bize her şart altmda yargısız, ayrımsız tüm enerjiyi kabul etmemizi telkin eder. Bu inancın sağlıksız bir üçüncü çakraya gereksinimi vardır. Açıkçası bu "hepimiz biriz" görüşünü tüm dünya koşullarının ışığında ciddi olarak düşün­mek gerekir.

Manevi dünyada hepimiz biriz; tek bir ruhuz. Ruhta birliğe ulaşmak, bunu elde etmek için yapılacak herhangi bir çalışma yoktur. Ruh düzeyinde hepimiz aynı Tanrı'nın çocuklarıyız; aynı yerden geliyoruz ama kendi spirituel çalışmalarımızı yapıyoruz. Spirituel birlik sağlıksız bir üçüncü çakra gerektirmez, işte bu yüzden spirituel birlik inancının zarar verici yan etkileri yoktur.

Aklın krallığında ise bir olmak için çalışmalar yapabiliriz. Düşüncelerimizi değiştirebilir ya da bilgimizi tüm düşünceleri kapsayacak şekilde derinleştirebiliriz. Akıl düzeyinde, zihnimi­zin işleyişi daima bireysel de olsa, aynı yerden gelmeyi öğrene­biliriz. Akıl birliği de sağlıksız bir üçüncü çakra gerektirmez. Uzun zamandır övülen inançların desteksiz olduğunun ispatlan­masının yarattığı az bir karmaşa dışmda akim birliğinin zarar verici yan etkileri yoktur.

Duyguların krallığındaysa başkalarıyla bir olmak oldukça kolaydır. İkinci çakramız açılabilir ve başka birinin duygu duru­munun doğrudan bedenimize girmesine izin verir. Bu mükem­mel bir konum değildir çünkü psişik sünger olma kötü alışkan­lığına dayanır, ama yine de yapılabilir bir şeydir. Başkasının duyguları ile çalışmanın çok daha iyi yolu o kişinin duygularım kendi duygusal gerçekliğimiz içinde kalarak tanımak ve kabul­lenmektir. Bu ayırt ediş (süngerliğin tam tersi) kendi sağlıklı üçüncü çakramız tarafından yaratılır ve sürdürülür.

Duygu anlamında birlik, spiritüel birliğin ya da akıl birliği­nin aksine sünger olmayı gerektirir. Sınırları kaldırmak, yaban­cı enerjiyi kabullenmek ve psişik korunmadan vazgeçmek gere­kir. Duygusal birlik sağlıksız bir üçüncü çakra gerektirir. Bunun yarattığı zararlar çok karmaşık olabilir. İkinci çakraya bağh za­rarların yanında üçüncü çakradaki dengesizlik sonucunda fizik­sel zarar da görülür.

Bu şekilde "duygu birliği" içinde olan insanların bağışıklık sistemleri çok zayıftır. Hem çevrelerindeki insanların duyguları­na hem de fırsatçı bedensel enfeksiyonlara açıktırlar. Sürekli olarak nezle ve gripten; gıda ve kimyasal maddelere alerjiden; mide ve sindirim sistemi sorunlarından muzdariptirler. Kendi duygu ve düşüncelerini çevresindekilerin duygu ve düşüncele­rinden bağımsız olarak kullanamazlar. Kronik cilt sorunları ya­şayabilirler. Duygusal birlik (sünger gibi duygu emicilik) aile dışında uygulandığında ve yabancı enerji bedene çekildiğinde üçüncü çakra zarar görmeye mecburdur!

Fiziksel birlikse imkansızın ta kendisidir. Fiziksel düzeyde bir başkası ile bir olmanın ve bir kalmanın hiçbir yolu yoktur. Cinsellik, aşıkları bir an için birleştirir ama sadece bir an. Bun­dan daha uzun süreli temas hem münasebetsiz bir durumdur hem de gülünçtür. Bedenler bir başka bedenle bir olamaz.

Bir olmamız gereken tek kişi var; o da biziz. Bir olmamız ge­reken tek ruh var; o da Tamı'dır. Kendinizle bir olmak için ya­pacağınız gerçek çalışmaya geri dönün. Kendinizi bildiğiniz za­man tüm insanları bileceksiniz. Kendiniz yerine tüm insanları bilmeye çalışmak tersine bir çabadır. Tanrı'yı tanımak için tüm deneyimleri ve bilgiyi toplamaya çalışmak da tersine bir çaba­dır. Tanrı'yı bildiğiniz zaman bilmeniz gereken her şeyi bilirsi­niz. Normal açıklığındaki sağlıklı üçüncü çakranız eğer dinle­meyi bilirseniz size tekrar tekrar kişisel hedeflerinizi, görevleri­nizi, tepkilerinizi, duygularınızı, sağlık gereklerinizi ve gerçek­lerinizi söyleyecektir. Yapılamayacak, gereksiz ve uygunsuz bir­lik çalışmalarından sizi koruyacaktır.

Üçüncü çakranız ardına kadar açıksa, sağlıklı ve dengeli bir çakra sisteminde bulunuyor ve yukarda anlatılan duygusal bir olma sıkıntılarının hiçbirini yaşamıyorsanız çakra sisteminizi farkındalığı ve sağlıklılığı için kutlamaksınız. Bir somaki far-kındalık düzeyine geçmesine yetecek kadar sağlıklı olduğu için çok açılmış olan bir üçüncü çakrayla karşılaşmak bugünün dün­yasında pek sık rastlanacak bir şey değildir. Toplumlar, sayısız dini ve spirituel öğreti üçüncü çakrayı o kadar çok aşağılayıp ba-ürırlar ki daha ilk yorumlamalarda çalıştığı ortaya çıkan bir üçüncü çakra fikri beni sadece şaşırtır!

Lütfen sağlıklı çakra sistemini her çakranın önüne bir merha­ba hediyesi yerleştirerek kutlaym. Açık üçüncü çakranızın önü­ne ve arkasına en az üçer tane sıkı biçimde topraklanmış nöbet­çi gül koyun.

Açık üçüncü çakranızdan gözünüzü ayırmayın. Bir hafta so­nunda ellerinizi kullanarak açıklığını 9 ila 13 cm boyutuna indi­rin. Çakranız biraz daha açık kalmak isteyebilir. Eğer güvenli ve sağlıklı bir çevredeyseniz o zaman sağlıklı üçüncü çakranızı açık bnakabilirsiniz. Ancak böyle bir çevrede değilseniz yeni­den böyle bir çevreye girene kadar çakranızı kapatm. Güvenli bir çevrede üçüncü çakranız ve diğer tüm çakralarımz en iyi şe­kilde çalışacaktır.

Sürekli kapalı olan üçüncü çakra hayatmız hakkında düşün­mediğinizin ya da hayatınızı sorgulamadığınızın kanıtı olabilir; veya burnunuzun dibindeki tehlikeye karşı kendinizi koruma iradesine ya da becerisine sahip olmadığınızın işareti olabilir. İş­leyen bir üçüncü çakra sizden şu konularda düşünmenizi talep eder; güvenlik, doğru yaşamak için gerekli olanı sağlama, doğ­ru düşünme modelleri, iyileştirici etkisi olan sıcak bir çevre ve huzur. Bunlar harikulade beş konudur; tabii şayet şu andaki se­çimleriniz sizi bu konulardan uzak tutmuyorsa. Üçüncü çakranı-zı açarken kendinize bu zor soruları sormanız gerekir. Hayatımz güvenli mi? Destek alıyor musunuz? Seviliyor musunuz? Hayır-sa, neden hayır? Üçüncü çakranızı açmak bu soruların cevabmı bulmanıza yardımcı olacaktır.

Yeni açılmış üçüncü çakranız çevrenizdeki tehlikelere tepki gösterecektir. Eğer üçüncü çakranız uzun zamandn kapalıysa ve tehlikeli bir ortamda yaşıyorsanız üçüncü çakranız başlangıçta size mide rahatsızlıkları, korkular, öfke patlamaları, kurtarma senaryoları, karmaşık düşünceler ve bunun gibi arazlar yaşata­caktır. Lütfen bu tür ortamlardan uzaklaşarak üçüncü çakranızı destekleyin. Her kimi isterseniz suçlayın ama oradan uzaklasın. Tüm yeteneklerinizi kullanın, yardım da isteyin ama uzaklasın. Sağlığınız özgür olmanızı gerektirir. Sağlıklı üçüncü çakranız özgür olana kadar kendinizi korumanıza yardım edecektir.

On beş yıl kapalı tuttuktan sonra üçüncü çakramı açtığım sı­rada hayatıma yeniden sahip olabilmek için yapmam gereken o kadar çok şey vardı ki, allak bullak bir haldeydim. Tam altı yıl boyunca her anlamda sağlığıma kavuşabilmek için didinip dur­muştum; meditasyon yapmış, pek çok süreçten geçmiş ve yar­dım almıştım ama özgürlüğümü kazanıp hayatımın kontrolünü elime geçirmem bir dakika sürdü. Özgürlüğüm üçüncü çakramı açar açmaz ortaya çıktı. Ani özgürlüğüm destek gerektirmişti; dayak yiyen kadınlar sığınağı, tecavüz destek grubu, sağlık programları ve on sene devamsızlıktan soma okula dönüş gibi yardımlar aldım. Sizin özgürlüğünüz için çok daha az destek ge­rekebilir. Özgürlüğünüzden şu anda ne kadar uzak olduğunuzu düşünseniz bile ondan sadece bir dakikalık uzaklıktasınız. Üçüncü çakranızı açın, ne demek istediğimi anlayacaksınız.

Genellikle açık ve sağlıklı olan üçüncü çakra kapandıysa ve diğer çakralar dengeli bir şekilde çalışıyorsa bu, üçüncü çakranın, ani koşullarda şiddetli bir kavgaya hazır olmadığını düşünerek kontrolcü birine ya da bir enerjiye gösterdiği tepki olabilir. Sağ­lıklı üçüncü çakranın böyle aniden kapanması, yanı sıra büyük bir açlık hissini ya da hafif bir mide rahatsızlığını getirir. Bu tür du­rumlara karşı uyanık olun ve bedeninizin ön kısmını sözü geçen enerjiden başka tarafa doğru çevirin. Bu, patlamayı bir an için ön­ler ve size nöbetçi battaniyenizi açmak, hediyeler yollamak ya da bir sözleşme yakmak için fırsat verir. İhtiyaç arımda korunma araçlarınızın nerede olduğunu hatırlamanıza fırsat verdiği için bu insana ya da enerjiye teşekkür edin. Size iyilik yaptılar.

Geçici olarak kapanmış üçüncü çakra, şayet sağlıklı bir sis-temdeyse, tıpkı diğer çakralarda olduğu gibi, bir süreliğine sessiz bir çalışma yapıldığının işaretidir. Çakralar kimi zaman farkında-lığınız tam bir denge noktasma ulaştığmda kısa bir süre susarlar. Kendilerini tedavi eder, bataryalarını doldururlar; eski alışkanlık­lardan kurtulma çalışmaları yapan bir çakrayı diğer çakralar gö­zetir. Şayet tümüyle sağlıklı bir çakra sisteminde üçüncü çakra-mzm kapanmış olduğunu fark ettiyseniz ve ani koşullarda ortaya çıkabilecek bir tehlike de söz konusu değilse, bu durumda üçün­cü çakranız tatile çıkmış olabilir. Çakranızın tatile çıktığım sade­ce diğer çakraların sağlıklı ve dengeli çalıştıklarına bakarak de­ğil, aym zamanda üçüncü çakranın kapalı olmasma rağmen du-yumsadığınız gevşeme hissine; sırtınızın rahatlamasına ve yiye­cekleri kolay hazmedebilmenize bakarak da anlayabilirsiniz.

Tüm çakralarınızı başarıları için kutlaym ve her birine birer hediye verin. Auranızın içine üçüncü çakranızm önüne ve arka­sına ikişer tane koruyucu nöbetçi yerleştirin ve yorumlamanıza devam edin. Üçüncü çakranız birkaç gün içinde ya da en fazla bir hafta içinde kendi basma açılacaktır. Eğer açılmazsa o za­man neye ihtiyacı olduğunu sorun. Genellikle daha parlak bir aura sınırı ve daha güçlü bir nöbetçi sistemi ya da dürüstçe ve­rilmiş duygusal tepkilerinizin daha fazla farkında olmanızı iste­yecektir.



SAĞLIKLI ÜÇÜNCÜ ÇAKRANIN ÖZELLİKLERİ

Üçüncü çakra açık olduğunda; berrak, güneşli bir sarı enerji akıttığında bedene ve ruha, odaklanmış bir zihin bahşeder. Sağ­lıklı ve çalışan bir çakra sisteminin parçası olarak çalışan üçün­cü çakra, ikinci çakranın duygusal ve bağlayıcı özelliklerine, dü­şünme, sezme, uygulama ve koruma yeteneklerini ekler.



Sağlıklı üçüncü çakra, birinci çakranın tamamen fiziksel olan iyileştirme ve beden fonksiyonlarını sürdürme özelliğine, çalış­ma, meditasyon ve uygulama esnasmda korunmayı da ekler. Üçüncü çakrası sağlıklı olan şifacıların hem kendileri için hem de hastaları için görsel bir bilgi ansiklopedileri vardır, çünkü üçüncü çakra şifası bilgi ve inanç ile desteklenir.

Sağlıklı ve iletişim halindeki üçüncü çakra, aynı zamanda spiritüel bilgi ve sezgisel yetenekler konusunda yarattığı rahat­lık duygusuyla da bilinir. Üçüncü çakra özgürce bilgi yollayıp alırken, ruh, bedeni beden de ruhu anlar. Sezgisel bilgi gerçek­tir, geçerlidir ve yararlıdır. Bedensel bilgi işitilir, onaylanır ve akıl müdahale etmeden spiritüel yardım için iletilir. Üçüncü çak-raları sağlıklı olan insanlar için kendini bilmek basit her günlük bir olaydır.

Üçüncü çakrası sağlıklı olarak çalışan bir insan, akıl, spiritü­el anlayış ve bedensel bilgi arasında denge kurmuştur. Bu üç du­rumdan hiçbiri diğerine baskm çıkmak için savaşmaz. Tam ter­sine iletişim halinde birbirlerine destek verirler. Buna, duygular üzerinde hakimiyetim sağlamış sağlıklı bir ikinci çakrayı da ek­leyin; işte dengeli bir dörtlünüz oldu bile!

 Karla  Mc Laren

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder